Anayasa değişikliği paketi meclisten, cumhurbaşkanın onayından ve Anayasa mahkemesinden geçti, Eylülde milletin reyine müracaat etmek üzere önümüze geldi. Önüne gelen anayasa değişiklik paketini kaç kişi okudu acaba? Yoksa “ Nasıl olsa ben bir partiye, sendikaya, derneğe, odaya, mensubum. Benim yerime onlar okur Evet mi? Hayır mı? Verileceğine dair görüşlerini açıklarlar. Bende ona göre oyumu kullanırım.” Düşüncesi mi hakim.

A/4 ebadında “ 4 Sahifelik anayasa değişikliğini okumayarak başkalarının kararlarına uyarak oyumun rengini belirlerim.” düşüncesi doğru bir karar olur mu? Okuyarak ülkemize getirceği fayda ve zararın tahlilini yaparak, doğruluğuna inandığın yönde oyumuzu kullanmanın daha verimli olacağına inanıyorum

CHP, milletvekili kürsüsünde anayasa değişikliliğine neden karşı çıktığını istediği gibi açıkladı. Sıra oylamaya gelince oy kullanmadı salondan çıktı. Sıra referanduma gelince meydan meydan geziyor millete, “Hayır oyu verin” diyor. Adama sormazlar mı siz milletin temsilcisi olarak neden mecliste oyunuzu kullanmadınız da şimdi millete sandıkta “Hayır oyu” kullanmaya çağırıyorsun. Sizin mecliste yaptığınız gibi halkıda referandumda boykota çağırın.

İşin tuhafına bakar mısınız, BDP, milletvekilleri mecliste oylarını kullanıyor, referandumda halkı sandığa boykota çağırıyor.

MHP’nin anayasa değişiklik paketine “HAYIR” demesini anlamak mümkün değil. Ak Partiye kızgınlıkla hayır cephesinde yer alıyor. Anayasa değişiklik paketinin milletin yararına olanları görmemezlikten geliyor, millete zarar verdiğini nasıl fark etmiyor anlayamıyorum.

CHP meclisteki görüşmeler sırasında “Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yapısını düzenleyen 159. madde, Anayasa Mahkemesinin kuruluşunu düzenleyen 146. madde ile Askeri Yargıyı ilgilendiren 145. madde paketten çıkarılsın biz pakete mecliste kabul oyu verelim” dememiş miydi?

Şu hale göre bu üç maddenin haricindekiler CHP’yi tatmin ediyor. Bu üç maddeye niye karşı çıkıyorlar?

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunu yürürlükteki anayasaya göre Yargıtay ve Danıştay seçiyor. Yargıtay ve Danıştayda boşalan üyeleri de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu seçiyor. Yani ben seni, sen beni seç, emme basma tulumba gibi. Seçilen üye sayısıda 5 kişi. 5 Kişilik kurulun tabi üyesi de Adalet Bakanı ve müsteşarı. Bakan veya Müsteşar toplantıya katılmazsa kurul karar alamıyor.

Yeni Anayasa değişiklik paketi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunu 21’e yükseltiyor. Adalet Bakanı ve Müsteşar kurulda yer alıyor, Yüksek Öğretim Kurullarından, Yargıtay ve Danıştay’dan temsilci alıyor, bugüne kadar hiç temsilcileri olmayan hakim ve savcıların seçtikleri üyeler ile kadro 21’e tamamlanıyor, ayrıca şu anki HSYK’nın aldığı kararlar yargıya taşınamazken, yeni değişiklikle kurulun kararları yargıya açılıyor.

Anayasa Mahkemesi ise halen 11 üyeden ibaret. Diyelim 40 yaşında seçilen bir üye 65 yaşına kadar orada kalabiliyor.

Yeni değişiklikte ise Anayasa Mahkemesi 19’a çıkartılıyor. Seçilen üye 12 yıl görev yapabilecek.

Askeri yargı ile ilgili değişiklikte ise, askerler sadece askerlik hizmetleri ile ilgili konularda askeri mahkemede yargılanacaklar. Bunların haricinde suç işlerlerse sivil mahkemelerde yargılanacaklar. Sivillerde, savaş hali durumları hariç askeri mahkemelerde yargılanamayacaklar.

CHP bu üç maddeyi neden anayasa değişiklik paketinden çıkartılmak istiyor doğrusu anlayamıyorum demiyorum. Anlıyorum, paket halkın oyuyla kabul edildikten sonra o zaman herkes daha iyi anlayacak.

CHP referandumda başarısız olacağını anlamış olmalı ki “Milletvekili dokunulmazlığını kaldıracağına hükümet söz versin pakete biz de “Evet oyu verelim” demeye başladı.

CHP şu haliyle değil insanları kargaları bile güldürüyor.

MHP, BDP ile anayasa paketinin reddinde aynı tarafta yer almasıyla kendisini bir hesaba çekmesi gerekiyor.

Referandum sonuçlarının “EVET” çıkacağına inanıyorum. Sonuç bu yönde çıktıktan sonra CHP, MHP ve BDP deprem sinyallerini görmeye başlayacağız. Bilhassa MHP yönetimi bu “HAYIR” kampanyasının altında ezilir. MHP’ya aslına döner veya eriyerek biter.

Bugünkü MHP’ye kendi tabirleri ile “Titre ve kendine dön” demek yakışıyor.

CHP’de ise şimdiden hesaplaşma sinyalleri başladı. Son olarak şunu söyleyebilirim. Bu muhalefet var ya, 1 yıl sonra yapılacak seçimlerde iktidara çalışıyor diyebilirim.