PAZARYERİLİLERİN AHI TUTTU

İlimiz sorunları Ankara'ya ne derece intikal ettiriliyor?

Bu soruya maalesef “yeterli olarak aktarılıyor” cevabı alamayız.

Bozüyük -Mekece yolu açılışında Bozüyük'e gelen Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuşması sırasında, Toprak fabrikalarında çalışan işçiler slogan atarak mağduriyetlerini dile getirdiler. Başbakan yanındakilere baktı ve “Benim bunlardan hiç haberim yok” dedi.

Daha sonra Toprak fabrikalarında çalışanlara TMSF tarafında hakları olan paraları dağıtıldı. Haklarının tamamı verildi mi onu bilemiyoruz ama bu olaydan çıkaracağımız sonuç ilimizin sorunları Ankara'ya gitmiyor. Toprak fabrikalarında o zamanlar 2 bin kişi çalışıyordu. Yaşanan sıkıntılardan Başbakan'ın haberdar edilmediği Sayın Başbakan'ın bizzat kendi ifadesinden öğrenmiştik.

Gazeteniz Sakarya'nın BİLECİK HABER olarak yayınlanan internet sitesinde, geçtiğimiz Cumartesi günü Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım'ın ilimize yaptığı ziyaret haberi yer aldı. Muhabirlerimiz Sinan Önce ve Ahmet Meşe Bakan Yıldırım'ın hızlı tren çalışmalarını yerinde incelemek üzere yaptığı gezinin haberini ve Bakan'a sorduklarının cevabını sitemizde izlettik.

Muhabirlerimizin Bakan'a sorularına karşı aldıkları cevabı dinledikçe ilimizin sorunlarının Ankara'ya intikal etmediği alenen ortaya çıktı.

Muhabirimizin Bakana Pazaryerililerin ısrarla üzerinde durduğu Ahı dağı yolunu sormasıyla Sayın Bakan'ın şaşkınlığı, ilimizin sorunlarını Ankara gündemine taşımayanları şoke etti. Ahı Dağı yolunun neden yapılmadığını geçtiğimiz günlerde basına yaptığı açıklamalarla öğrendiğimiz Sayın Poyraz, aynı düşüncelerini Bakan'a pas atarak Bakanı uyardı ama, kendisi hakkında, Bilecikli hemşehrilerinin düşünceleri daha da katmerleşti.

İlin sorunlarını Ankara'ya taşımakla görevli Bürokrat ve siyasilerin Bakan yanında muhabirimizin soruları karşısında sus-pus hallerini görünce Pazaryerililerin Ahı tuttu demekten kendimi alamıyorum.

7 KM'LİK DİKENLİ BOĞAZ YOLUNUN BİTMEYİŞİNİ BAŞBAKAN DUYSA!

Daha evvelki yazılarımda belirttiğim gibi, Ak Parti iktidarına kadar bir köy muhtarı 5 çuval çimento alabilmek için 5 sefer, 10 metre boru alabilmek için 10 sefer Köy Hizmetlerine gelir gider yine de zor alırdı.

Ak Parti Köy Hizmetlerini lağvetti yerine İl Genel Sekreterliğini kurdu. Dün, bir çok hizmetin yapılması için Ankara'nın onayı gerekirken bugün o hizmetler İl Genel Meclisinin onayı ile İl Genel Sekreterliği bünyesinde gerçekleştiriliyor.

Dün ilin ihtiyaçları Ankara'ya iletilmiyor iddiasında bulundum ve neye dayanarak söylediğimi yazmıştım.

Bugün yine bütün kamuoyunun bildiği ama bir türlü yapılmayan ve bitirilmeyen çalışmalardan bahsedeceğim.

Bildiğiniz gibi 2011 yılı Temmuz ayında yapılan milletvekili seçimlerinden 3-4 ay evvel Ak Parti İl Başkanı Ramazan Kurtulmuş tarafından ilimize yeni bir Devlet Hastanesi yapılacağı açıklandı. Hastanenin mükemmeliyet detaylarını burada anlatmama gerek yok. Şu kadarını söylersem önemi daha iyi anlaşılır. Türkiye'de ilk defa bu şekilde bir hastane yapılacaktı.

Ne yazıkki uzun bir zaman hastanenin yerini ayarlamak bir yıla yaklaşan zaman aldı. Nihayet ilin valisi tarafından mevcut hastanenin yerine yapılacağı açıklandı. Bu açıklamanın üzerinden 8 ay geçti. Dünkü haberimizde Sayın Vali Halil İbrahim Akpınar'ın açıklamasından okuduğumuz gibi hiç bir gelişme yok. Biz ve diğer basın mensubu arkadaşlarımız hastanenin gecikmesini sık sık gündeme getiriyoruz. Yakında şöyle bir açıklama ile karşılaşırsak hiç şaşmam. "Kardeşim Bilecik Merkezi 50 Bin nüfus ilçe ve köyleri ile 220 Bin. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa gibi büyük illerin bir mahallesi kadar bile değil. Büyük illerimizin hastane ihtiyaçları giderilmeden ilinize hastane yapılması haksızlık olur. Bizim bir senede hasta sayımız kadar oralarda günde oluyor. Hak ve adalet ölçüleri içinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Yapmayacağız demiyoruz ya be kardeşim"

Müteahhitlerden dolayı Bilecik'in çektiği sıkıntıyı bir bir anlatsam Kırkpınar Başpehlivan tefrikalarına döner.

Sadece Gölpazarı yolunda dikenliboğaz denen 7 km'lik yol 3 senedir tamamlanamıyor. Dağlar deliniyor, viyadükler yapılıyor ama dikenliboğazın dikenleri birilerine batıp uyanmasına sebep olmuyor. Bir müteahhit 7 km'yi 3 senedir bitiremiyor. Ulaştırma Bakanı bu rezaletten haberdar mı? Sayın Başbakan 3 senedir bitirilemeyen Dikenli Boğaz yolunu duysa kimler kaçacak delik arar merak ediyorum.

Sadece şu iki olay bile Bilecik'in ihtiyaçlarından Ankara'nın haberdar edilmediği anlaşılmıyor mu?