Teröre son vermek için Ak Parti iktidarı tarafından 10-12 yıl evvel “AÇILIM” adı verilen çalışmalara karşı çıktım.

PKK’lı teröristlere güvenilemeyeceğini, onların kendi iradelerinin ellerinde olmadığını, Amerika, İngiltere, Fransa, İsrail ve daha birçok ufak tefek ülkelerin yardımlarıyla ayakta kaldıklarını, onların rıza göstermeyeceği hiçbir anlaşmaya sadık kalmayacaklarını yazmıştım. Öyle de oldu, sonu da ülkeye pahalıya patladı.

Devlet Bahçeli’nin konuşmasıyla yine gündemde terörü bitirme politikası konuşulmaya başlandı. Bu sefer devlet açılım gibi bir siyaset izlemiyor.

Silahlar bırakılacak, terörist başı tarafından PKK’nın lağvedildiği ilan edilecek. Kamuoyuna daha fazla bilgi verilmiş değil. Görüşmeler devam ediyor, terörist başının devletin isteğine uygun açıklamayı nasıl yapacağı merakla bekleniyor.

Terörist başı örgütü “Örgütü ben kurdum, ben kapatıyorum” der mi? Derse faydası olur mu? Böyle bir açıklamayı yaparsa uyan olur, uymayan daha çok olur diye düşünüyorum. Çünkü “İpin eli puştta” dendiği gibi, örgüt “saldırgan” rolünde, o rolde kullananlar silah bırakmalarına izin vermez.

Terörist başının “PKK’yı kapattım” açıklamasının faydası elbette olur. DEM Partisi’nin içinde de bu emre itaat etmeyenler olur. Dolayısıyla partide bölünme yaşanır, DEM’in seçmen kitlesinde oy düşüşleri yaşanır, bugünkü Milletvekili sayısında, belediyelerde azalma olur. Bu bile ülke yönetiminde rahatlamayı sağlar. DEM’in kürt seçmenini temsil etmediği gerçeği gün yüzüne çıkar. Ayrıca CHP’nin; DEM oy kaybettikçe ona yaklaşımı önlenmiş olur.

Terörist başının affedileceği dedikodularının, böyle olmasını isteyenler tarafından yayıldığını düşünüyorum. Böyle bir affı gerçeğe dönüştürenleri Allah’ta, millette affetmez. Kırk bin vatan evladı şehit, bir o kadar evladı da gazi oldu. On binlerce insan yerinden yurdundan ikametinden edildi. Kaybedilen maddi hasar, ülkenin geri kalmasına sebep oldu.

Affedilme riskini hiçbir iktidar ve hiçbir lider Tayyip Erdoğan dahil bu riskin altına giremez. Bunun vebali ağır olur, millette affetmez. Devleti yönetenlerin de bu düşüncelerde olduğunu düşünüyorum.