SU KAYNAKLARININ ÖNEMİ
İnsanların su gereksinimi ile mevcut su kaynakları arasındaki uçurum dünyanın pek çok yerinde gittikçe büyümektedir. Yer altı su düzeylerinin inanılmayacak derecede hızlı düşüşü, suların akıl almaz derecede kirletilmesi, bir çok akarsuyun denize ulaşmadan kaybolup gitmesi, sanayide ve tarımda su kullanımının son derece artması, bu uçurumun başlıca nedenleridir. Bütün bunların sonucunda su kaynakları için rekabet, uluslar arası düzeyde güncel hale gelmiştir. Bu nedenle bir zamanların BM Genel Sekreteri Boutros GALİ, “ Geleceğin savaşları politik nedenlerden değil, su için çıkacaktır” demişti.
Su, yalnız son zamanlarda değil, çok eski tarihlerden beri en değerli doğal kaynaklardan biri olarak kabul edilmektedir. Örnekler:
M.Ö. IV. yüzyılda, yani bundan yaklaşık 2.400 yıl önce Empodekles, “ Dünya su ve topraktan meydana gelmiştir” diyordu..
Daha sonraları, bu tanımlamanın sınırları genişletilerek “Dört Eleman Kuramı” ortaya atılmıştır. Bu kurama göre, “ Bütün cisimler su, toprak, hava ve ateşten oluşmaktadır” şeklindebirtanımlamayapılmıştır.
Modern bilimde ise: “Yaşam suda başlamıştır”, “Susuz yaşam olmaz” şeklinde tanımlamalar yapılmaktadır.
Bütün bu ifadeler, dünyanın yapısı ve canlıların yaşamı için suyun ne kadar değerli bir kaynak olduğunu göstermektedir. (Prof. Dr. Necmettin ÇEPEL)
1LtSu=4LtBenzin
Dünyada suyun benzinden bile pahalı olduğu kentin hangisi olduğunu biliyor musunuz? Birleşik Arap Emirlikleri’nin en güzel kıyı kenti olarak anılan Dubai’de pahalı olan tek bir şey var: "Su". İsrail, teknolojisiyle kullanma suyunu deniz suyundan elde etmeyi başaran Dubaililerin çeşmelerinden akan bu su rahatlıkla içilebiliyor. Ancak teknolojinin gelişmesi sayesinde çölü vaha haline dönüştürmeyi başaran bu kentin insanları bir litre su içebilmek için tam dört litre benzin parası ödemek zorunda kalıyorlar.
Su olmazsa, yaşam ve büyüme sona erer. Bu, giderek daha da büyük bir önem kazanan bir
gerçek: Dünyanın gıda talebinin rekor hızla arttığı bir dönemde, çiftçilere daha fazla su
verebilmek giderek güçleşiyor.
Ekin üretimi büyük oranda su ağırlıklı bir faaliyettir. Tüm dünyada ırmak, göl ve su
kaynaklarından insan faaliyetleri için alınan suyun % 65’i tarımda, % 10’u endüstride, % 10’u
da evlerde ve belediyelerde kullanılır. Bir ton tahıl üretmek için 1000 ton su kullanmak
gerekir. Erkinlerin sızdırdığı ve topraktan buharlaşan suları da içeren bu rakamda, etkin
olmayan sulama yöntemleri nedeniyle kaybedilen su miktarı yoktur. Rakam, insanların aldığı
kalorilerin yaklaşık yarısının kaynağını oluşturan tahılların üretimi için gerekli asgari su
gereksinimini temsil etmektedir.
İnsan gereksinimlerini karşılarken suyun yaşamı destekleyen işlevlerini de korumak için,
çeşitli stratejileri yaratıcı bir bileşim içinde kullanmak gerekiyor. Ama yalnızca su stratejileri
yeterli olmayacak. Su tükenebilecek bir kaynak ve diğer pek çok kaynağın tersine, yerini
alabilecek başka bir şey yok. Suyun kaldırabileceği sınırlar içinde yaşamak, insanlık
kurumunun boyutundaki büyümenin yavaşlatılmasını gerektirecek. Zengin ülkeler tüketim
düzeylerini düşürmedikçe ve tüm ülkeler nüfus artışlarını istikrara kavuşturmadıkça su kıtlığı,
hem insan yaşamında hem de politik yaşamda pek çok güvensizlik yaratacaktır.
KAYNAK: TEMA YAYINLARI Derleyen: A.E.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.