EMİNE SERİNOĞLU

EMİNE SERİNOĞLU

FİRAVUNLARIN HAZİN SONU

FİRAVUNLARIN HAZİN SONU

Katran mı döktüler gecelere de bu kadar karanlık? Esir mi sandılar ki bizi zindanlarda? Nereden gelir bunca cesaret? Yok... yok.

Ne geceye katıran dökebilirsiniz ne de esiriz zindanlarda. Gözleri de yanıldı bu kez gönülleri gibi zalimlerin. Gün ağarınca ortaya çıktı her şey ayan beyan. Şehidimi esir mi edebilecektiniz sanki beden kafesine? Şehidin yüreği pek iken hangi zindan onu tutabilir ki? O kanını akıtır vatan için Allah yolunda. Siz gafiller ise katran görürsünüz Sakarya'yı. Ağlayışlarımızı feryatlarımızı da o gece korkudan sandınız yine. Lakin ağlamalarımızın nedenini bir bilseniz, yüzünüz olsaydı kızarırdı belki. Evet ağladık. Evet canımız yandı. Hem de çok. Fakat size ağladık, duruma üzüldük. Çünkü kardeşimi şehit eden yine kardeşimdi. Elhamdülillah biri şehitlik makamına yükseldi de diğeri rezilliği seçti. Düşmanları sevindirdin ey nankör! Sana Allah'ı ve Peygamber'in öğüdü değil miydi "Hıristiyan ve Yahudiler'i dost edinmeyin". Bak şimdi ne oldu? Şehidim şehit oluşuna sevinemiyor. Kardeşiydi sırtından vuran, nasıl sevinebilirdi ki?

Katran döktünüz geceye, bak ne evin kaldı ne barkın. Kanlar döktü şehidim toprağa, bak hala üzerinde sen bile yaşıyorsun. Cömert olan Allah'ın ahlakıyla ahlaklanmış şehidim, cömert olacak elbet. Vatan kana susamışsa, YAHYA gibi cömertlerin kanı hep akacak. Nasip olmaz ki firavunların ve kanı ne de teni. Ey firavunlaşan kişi! Ya tövbe et ya da sonuna şimdiden söyleyeyim. Dost bildiğim asıl düşmanlarının müzesinde kıyamete kadar sergileneceksin. Hem de bütün çıplaklığınla...

 

Bu yazı toplam 6465 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
EMİNE SERİNOĞLU Arşivi
SON YAZILAR