Kemal Kılıçdaroğlu, "28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp, helalleşeceğiz. İkna odalarına sokulan başı kapalı kızlarımızla helalleşeceğiz. Roboski ile helalleşeceğiz. Bakın hukuk başka, helalleşme başka. Bu insanlara devlet tazminat ödeyecek. Ama bir taraftan da helalleşeceğiz. Sivas, Kahramanmaraş mağdurları ile helalleşeceğiz. Diyarbakır hapishanesi mahkûmları ile helalleşeceğiz. Varlık vergileri altında inim inim inlemiş azınlıklar, 6-7 Eylül olaylarının mağdurları ile helalleşeceğiz. Mahkemelerde süründürülen askerlerimiz ve aileleri ile helalleşeceğiz. Bugün Londra'ya göç etmiş en parlak genç beyinlerimiz ile helalleşeceğiz. Ali İsmail Korkmaz'ın ailesi ile helalleşeceğiz. Soma ile helalleşeceğiz. Darbeciler tarafından bir sağdan, bir soldan gencecik çocuklarımız asıldı bu ülkede. Bir sağdan, bir soldan o insanlarımızla helalleşeceğiz. 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden ve mahkemelerde süründürülen Mısra Öz ile helalleşeceğiz. Ahmet Kaya ile helalleşeceğiz." dedi.

Baktı liste uzuyor, geçmişte CHP’nin millete etmediği zulüm kalmamış bugünlerde sustu. Şöyle düşünmüş olabilir türkünün dediği gibi "Teker teker başolmaz cümleniz hoşgeldiniz" baktı ki teker teker başolmayacak "Cümle hatalarımızdan helalleşelim..’’ diyecek herhalde.

Bir taraftan CHP yöneticileri milletimizi rahatsız eden açıklamalarına devam ediyor. Eğer Kılıçdaroğlu "Parti arkadaşlarımız milletimizi rahatsız edici konuşmaları yapmaya devam ediyorlar. Sona erdirsinler tekrar tekrar helalleşme yapmayalım bir defada helalleşmeyi bitirelim…’’ diye düşünüyorsa yanlış yapıyor. CHP’de millete aykırı konuşmalar rutin haline gelmiş, sonu olmaz.

CHP Grup Başkan  Vekili Özgür Özel, yaptığı açıklamada "Ortaçağ zihniyeti" ifadesinde İslamiyeti kastettiği açık. Zora düştüğünde "Ben İslamiyeti kastetmedim, nereden çıkarıyorsunuz bunu…..’’ diyebilmek için, ortaçağ diyor.

Azınlıkların, 4-6 yaş çocuklarını istedikleri gibi yetiştirilmesine, bale, müzik çalışmalarına sesini çıkarmayan özel zihniyetli Özgür Özel, Müslüman halkımızın çocuklarının dinimize uygun yetiştirilmesine şiddetli şekilde karşı çıkıyor.

Evvelki yazılarımda 21 Ocak 2020 tarihinde ‘‘ CHP-İYİ PARTİ- SAADET PARTİSİ TABANI ALIŞTIRIYORLAR’’ başlıklı yazımda bu partilerin geçmiş seçimlerde ittifak yaptıklarını , HDP’nin de gizli olarak ittifakta yer aldığını, tabanlarının HDP’yi ittifakta görmek istemediğini bu yüzden bu partilerin tabanlarını oluşturmaya başladıklarından bahsettim. Üç yıldır epey mesafe aldıklarını düşünüyorum. Bundan cesaret alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan "Mevcut Cumhurbaşkanlığı yerine bu ülkeyi en demokratik şekilde kim yönetecekse, ama bunun içerisinde bizim de olacağımız, HDP’nin temsilcilerinin de olacağı yeni bir yönetime ihtiyaç var’’ diyor. Millet İttifakı partilerinden ses var mı? İyi Parti, Saadet Partisi, ‘‘Senin olduğun yerde biz yokuz diyebiliyorlar mı?’’ Bu partilerin yöneticileri HDP’ye alıştılar. Teşkilatlarından da ses çıkmadığına göre tabanı da alıştırmışlar herhalde.

Kemal Kılıçdaroğlu HDP için "Şeytanlaştırmayalım…" diyor. 

İyi Parti Genel Başkan Başdanışmanı İzmir Milletvekili Aytun Çıray "Önce PKK eşittir HDP taktiğini başlattılar. Bu, HDP’yi şeytanaştırma taktiğiydi’’ diyor. HDP bile PKK ile ayrı değerlendirilmeyi kabul etmiyor ama Aytun Çıray’ın görüşünü millet elbette değerlendirecektir.  

Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu "Ben şu anki noktada ümit ediyorum ki HDP’de terör ile arasına mutlaka bir mesafe koyacaktır ki koyuyor da." diyor. HDP Karamollaoğlu’nun dediği gibi terörle arasına mesafe koyuyor mu? Millet elbette bu konuşmaları unutmayacaktır. 

Siz istediğiniz kadar halkımızı alıştırmaya uğraşın, sadece kendinizi aldattığınızı göreceksiniz.