KENDİ BAŞINI BAĞLAYAMAYANLAR, GELİN BAŞI BAĞLAMAYA KALKMASIN
Geçtiğimiz günlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik Bilecik'e geldi. SGK Hizmet binalarının açılışı esnasında bir gurup Eczacıbaşı Vitra'da slikozis meslek hastalığına yakalandıklarını ancak fabrikanın meslek hastalığı iddiasını kabul etmediğini Bakan Çelik'e duyurmaya çalıştı.
Cuma günü Bakan'ın SGK binalarının açılışı, ziyaretler ve Bakanla ilgili diğer haberlerin yer aldığı Cumartesi ayısında Vitra'da meslek hastalığına yakalandıkları iddiasıyla ilgili haberi de sıkıştırmaya çalışsak, gazeteci tabiriyle haber güme gidecekti.
Ancak meslektaşlarımızın Cumartesi günü sayısında haberi koymaları endişesini yasakakta bu mağduriyet iddiasının geçiştirilecek bir konu olmadığı düşüncesi ile Pazartesi sayımıza manşet yapma kararı aldık.
Pazar günü öğleden sonra www.bilecikhaber.com.tr haber sitemize iki mesaj geldi. Mesajın birinde şöyle diyor: “27-09-2013 tarihinde SGK açılışında üç arkadaş slikozis hastalığı ile ilgili basın açıklaması yapmıştık ama hiçbir basın mensubu tarafsız ve cesaretli davranıp bizim sorunlarımızı yayınlamadı. Büyük üzüntü içersindeyim”
İkincisinde ise “Bozüyük'te iki yerel gazete olmasına rağmen ben sadece Bozüyük'te sizin gazetenizi görüyorum ve Bakan'ın Bilecik'e geleceği haberini gazetenizden okudum. Ben Vitra'da uzun yıllar çalıştım Sonunda ne oldum silikosiz hastası. Bir de o kadar emek verdiğim fabrika meslek hastalığımı kabul etmiyor. Bakan'a sesimizi duyurmak için Bilecik'e geldik, ama sesimizi duyuramadık. Orada birsürü basın mensubu vardı. Ancak hiçbir gazetede, haber sitesinde kendimizi göremeyince üzüldüm. Demek ki güçlü her zaman haklı oluyormuş dedim” diyor.
Mesaj yazanlardan biri cep telefon numarasını ve mail adresini de yazmıştı. Kendisini cepten aradım. Biz güçlünün değil, haklının, zalimin değil mazlumun yanındayız. Vatandaşın halkın yanındayız. Bu haberi Cumartesi günü arada kaynamasın diye yayınlamadık. Pazartesi günü, yani yarınki gazete şu anda basılıyor. Manşetten geniş verdik. Kim ne kadar güçlü olursa olsun, feriştahı olsa haklının yanında oluruz” diye kendisine söyledim ve Pazartesi günü manşetten haber çıktı.
Pazartesi günü Bozüyük'ten meslek hastalığına kapıldığını söyleyen 3-4 kişi aradı ve teşekkür etti, dua etti. Biz bu haberleri maddi kaygılarla es geçmedik. Uzun yıllardır Bozüyüklüler her gün gazetemizi alarak bizleri gönüllerinde yaşatıyor.
Bilecik'te de yine bu haberi diğer iki gazetenin yapmaması oldukça manidar. Bazılarının zaten konuyu bile anladıklarını zannetmiyorum. Her haberi hakkaniyet çerçevesinde yapmaya çalışmamız gazetemizin Bilecik ve Bozüyük'te en çok, Pazaryeri, Osmaneli, Söğüt ilçelerinde satılan tek gazete olmasını sağladı.
Yaptığımız haberlerden dolayı bazı kuruluşlar gazetemize gül getirirken diğer meslektaşlarımıza kaktüs götürmesi, aslında kamu oyunun vicdanıı çok iyi özetliyor.
Eczacıbaşı gibi sermayesi güçlü bir kuruluşun karşısında mağdur olduğunu iddia edenlerin sesine kulak veren, “Feriştahı olsa haklının yanındayız” diyerek mazlumun yanında olan gazetemiz, ilin en eskisi değil, en büyüğü olmayı hedefledi ve başardı.
Gazetemizi son 1 yıl içersinde hem 14 sayfaya, hem renkliye çevirdik. Bilecik'e basın sektöründe ilklere imza atarak Bilecik'in basın sektöründeki gelişmesine öncülük ettik. Ancak bu gelişmelere ayak uyduramayanlarla aynı kategoride değerlendirilmemiz “Kendi başını bağlayamayan, gelin başı bağlamaya kalkıyor” dedirtiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.