Gelecek günlerde seçimi ve neticelerini değerlendireceğiz. Seçilen arkadaşları tebrik ediyorum. 

Yazının başlığı “1 NİSAN ŞAKASI KİME ÇIKAR?” 12.12.2018 tarihinde bu başlıkla yazım oldu. Yine 01.01.2019 tarihli yazının başlığı “Yaşananlardan Ders, lider örnek alınmalı” başlığıyla yazılarımı tekrar paylaşıyorum. Okuduktan sonra ders alınmış mı? Siz karar verin.

1 NİSAN ŞAKASI KİME ÇIKAR 

Ak Parti ilk iktidara geldiğinde milletvekili Fahrettin Poyraz oldu. Arkasından yapılan mahalli seçimlerde Selim Yağcı il belediye başkanı seçildi. 

İl Belediye Başkanı Selim Yağcı üç dönem kazandığı Başkanlık döneminde milletvekili Poyraz’ın destekleriyle şehir merkezine devlet desteği göremedik. Yağcı ilin imkânları ve kendisinin Ankara’dan getirebildiği imkânlarla ilimizi köy görünümünden kurtardı. Yağcı şehir girişini otobana kestirmeden Akasya altı denen yerden yapılması için yaptığı projeler Ulaştırma Bakanlığı tarafından hasıraltı edildi. Çünkü milletvekili tarafından desteklenmedi. Hatta ikinci ve üçüncü dönem belediye başkanlığı hep engellenmeye uğraşıldığını kamuoyunda bilmeyen yok. Öyle ki Selim Yağcı iktidar partisinin belediye başkanı olmasına rağmen bürokrasi atamalarında hiç fikrinin sorulmadığı biliniyor. 

Geçen dönem milletvekili Halil Eldemir’de Selim Yağcı’ya gerekli desteği verdiği söylenemez. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi muhalefet partisine ait olmasına rağmen çevreyolunda kaç tane karayolları tarafından yapılan alt geçit var. Bilecik’in acil ihtiyacı olmasına rağmen bir tane bile yaptırılamadı. Bunun sebebi seçilen milletvekilinin belediyelere merkezi devlet gücünün getirilememesidir. Allah korusun Tepebaşı köprülerine bir şey olsa şehir giriş ve çıkışları yapılmayacak. 

Bundan altı ay evveline kadar Belediye Başkanı olan Selim Yağcı şimdi milletvekili. Devlet’in imkânlarını getirebilecek bir güce ulaştı. Belediyelerin “leb demeden leblebiyi” anlayacak tecrübeye sahip, sanırım ilimizin tamamını ele geçen fırsatı değerlendirir. 

İlimiz Tepebaşından heykele kadar neden Karayolları tarafından yapılacak alt geçide kavuşmasın. Yağcı’nın projesi olan otobana bağlama yolu başlatılmasın. Bilecik'e rahat girip çıkabilecek çevre yolu neden yapılmasın. Bozüyük’te şehir içinden geçen demir yolu üst geçitleri yapılacak, yapılmasına da neden yıllarca bekletilsin? Tarım Bakanlığı tarafından “İPARD” diye bir proje yürütülüyor. Bursa, Kütahya, Eskişehir gibi zengin komşular dâhil edildi. Bilecik hiç istifade edemedi, bu devre neden alınmasın?

Daha nice yapılması gereken projeler hayata geçirilmedi. 

Selim Yağcı’nın milletvekilliğinde faydalı olacağı bu yönde değerlendirilirse daha iyi olmaz mı? 

Benim gibi düşünenlerin çoğunlukta olduğunu sanırım. Bakalım 1 Nisan şakası kimlere çıkacak?

YAŞANANLARDAN DERS, LİDERİ ÖRNEK ALMALI

Geçmişte yaşananlardan ders almamız gereken bir seçim atmosferine girdik. Ak Parti geçen devre Vezirhan, Yenipazar, İnhisar ve Söğüt’te yaşadığı mağlubiyetten ibret alması lazım. 

Vezirhan zamanın il başkanının memleketi olmasına rağmen yanlış kararların etkisiyle yüzde yüz kazanabileceği seçimi kaybetti. Aynı akıbeti Yenipazar’da da yaşadı. O günün yanlış kararı bu günde bu ilçe de seçimin daha başında kimin kazanacağını görüyoruz.

İnhisar, Söğüt eksik çalışmanın yöreye uygun politikalar üretmemenin kurbanı oldular.

Geçtiğimiz genel seçimlerde Cumhur İttifakı, millet ittifakı şeklinde girildi. Milliyetçi Hareket Partisinin bölünmesi, ittifak sayesinde meclise girip ayakta kalabilen İyi Parti, mahalli seçimlerde tekrar ittifaka sarıldı.

Cumhur ittifakı için bir araya gelen Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi anlaşamamış olmalılar ki, Bahçeli “Herkes kendi yoluna” dedi. Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı da reste rest çekerek “Mademki biz yolumuza diyorlar, biz de herkes kendi yoluna diyoruz” demişti. 

Bir kırgınlıkla söylenen bu sözlerden sonra her iki parti ve liderleri zaman geçtikçe yerelde ittifakın şart olduğu gerçeğini gördüler, bugün gelinen noktada halkın rahat nefes almasını sağlandı.

İlimiz bu ittifakın neresinde henüz bilmiyoruz. Muhalefet de nasıl bir ittifak halinde olduğunu resmen açıklanmasa da il başkanları arasında ittifak görüşmeleri devam ediyor. 

Bu durumda Ak Parti – MHP arasında ittifak ilimizde gerçekleşmezse Cumhur İttifakı istenilmeyen sonuçlarla karşılaşabilir. 

Ak Parti bugüne kadar ilçe ve beldelerde adaylarını açıklamadığı için aday adayları ve tarafları arasında neredeyse husumete varacak duruma sebep oldu. Biran evvel ittifak görüşmeleri sonlandırılarak adaylar açıklanmalı.

Yazımın başında “Yaşananlardan ders alınmalı” dedim. Alınmazsa geçen seçimden daha büyük neticelerle karşılaşabilinir.

Yine yazımın başlığında “Lideri örnek almalı” dedim. Cumhur ittifakının ilk görüşmelerinde ilerleme kaydedilmediğinde iki liderde “herkes kendi yoluna” demişti. Gerçeği örtmek mümkün mü? Her iki liderde ölçü ve tartıya müracaat ettiğinde ittifakta karar kıldılar. 

Her iki partinin il başkanları ve sayın milletvekili liderlerini örnek almalılar. Her iki partilerin seçmeni Belediye ve İl Genel meclisinde başarılı çıkmak istiyor. Aksi halde bunun vebalini kimse sırtında taşıyamaz.  Genel merkezlerine karşı hesabını da veremez.

Bizden söylemesi..