Pandemi sonrası oluşan yeni dünya düzeni gelecek yılların teknoloji üzerine inşa edileceğini düşündürmüştü. Yapay zeka, metaverse, dijital para gibi kavramların bundan sonra dünyaya yön vermesi bekleniyordu. Tüm bunlar yine olacak ama dünyaya hükmedeceklerin gıda üretiminde ve gıdaya erişimde sorun yaşamayanların olacağı gerçeği kısa sürede ortaya çıktı. Pandeminin izlerini silmeye çalışan dünya Rusya ile Ukrayna arasında çıkan savaşla birlikte tarımın ve gıdanın ne denli önem arz ettiğini bir kez daha tüm çıplaklığıyla görmüş oldu. 

Bu sebeple; dünyanın yeniden dizayn edildiği bu dönemde tarımsal üretim çok daha önemli bir hal aldı. Kendi kendine yetebilen hatta fazlasını üretip satabilen ülkeler uluslararası sahnenin yeni söz sahipleri arasında yer alacak. Türkiye olarak üretme alışkanlığı olan ve doğru politikalar izlenmesi halinde üretimine üretim katabilecek bir güce sahibiz. Pandemi ile birlikte tarımsal girdi maliyetlerinde yaşanan artış üreticinin belini bükse de devlet elliyle sağlanacak desteklerle hiçbir şey için geç kalınmış sayılmaz. 

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hafta sonu yaptığı açıklamada, TMO’nun buğday ve arpa alım fiyatlarını açıkladı. Buna göre, ekmeklik buğday alım fiyatı ton başına 7000 TL, arpa ise ton başına 6000 TL olacak. Artan maliyetler karşısında açıklanan rakamlar hiç te fena sayılmaz. 

Bilecik’te üreticiler bir dönüm buğday ekim maliyetinin 900 TL civarında olduğunu belirtiyor. İlimizde ortalama buğday verimi dönüm başına 250 kilogram civarı. Çok daha iyi alan bölgelerde var. Dönüm başına 250 kilogram verim alındığını düşünürsek 1750 TL gibi bir gelir sağlar. Bu da yüzde 100’e yakın getiri anlamını taşır. Tarımsal üretimde elbette evdeki hesap her zaman çarşıya uymaz ama Erdoğan tarafından açıklanan bu rakamların bundan sonraki süreçte tarıma verilen değeri artıracağı sinyalleri olarak yorumluyorum. 

İnşallah öyle olur, gelecek tarımda.