MİLLET, PARTİLERİ KARŞISINA DİZDİ
Zaman, her şeyi daha doğru değerlendirme imkânı kazandırıyor; değerlendirmeler de zaman geçtikçe daha makul karşılanıyor. Bu sebeple tarihin yüz yıla kadar kurşunkalemle yazıldığı söylenir.
2015 seçim sonuçları, kesine yakın şekilde belirmeye başlayınca, bazılarının dilinde aşağıdaki kanaatler, alelacele ve pek kolay yer buldu, kırık plâk gibi de tekrar edildi:
●Ak Parti hezimete uğradı, nihayet üçüncü döneminde “görevden azledildi”…
●HDP, Çin Seddi´ni rahatça aşarak zafer kazandı ve kendisine “Türkiye Partisi” olma yolu açıldı.
●Muhalefete, ‘haydi aslanlarım tahribatı onarın´ talimatı verildi...
Serap, (konjonktüre), kısa bir süre de olsa, sağanak yağmur gibi hâkim oldu. Şaşkınlık perdesi gözlerden, idraklerden kalkınca, hafta içinde durum daha iyi değerlendirilmeye başlandı:
1-Evet, Ak Parti´den, tek başına iktidar olma imkânı alınmıştır. Mühür elden gitmiştir ama başkasına da verilmemiştir ve o elan birinci partidir… Mühre diğerlerinden daha yakın olan…
Bu zamana kadar her seçim oyu arttırıldığı halde, bu sefer Ak Parti´nin kulağı çekilmiştir. Çok manidardır ki, ülkenin her yerinde birinci parti kalacak ama tek başına hükümet kuramayacak şekilde puan kaybetmiştir. Şu ince hesaba bakın…
Birinci parti yapıldığına göre, kulağı çekilmiştir ama gözden çıkarılmamıştır. İlk şaşkınlıktan sonra koalisyon kurmada önceliğin onda olduğu da yavaş yavaş görülmeye başlandı. Veya kabul zorunda kalındı.
Ak Parti, birinci parti olma tesellisine sığınmadan, tek başına iktidar yetkisinin elinden niçin alındığını, ülkenin her yerinde niçin teveccüh kaybettiğini objektif olarak tespit etmeli ve yoluna ona göre devam etmeli…
2-Muhalefet partileri; yıllardır, bırakın iktidar olmayı birinci parti bile olamamaktadırlar…
Başaltında güreşenlerin, –başa güreşemediklerine bakmadan– başpehlivan yenildi diye değil, birkaç puan kaybetti diye, sanki başpehlivanı yenmiş gibi zafer çığlıkları atmasındaki abesi ve gülünçlüğün, onlar anlamasa da, (anlamaz görünse de) millet farkındadır.
Nasıl ki, tek başına iktidarı kaybedene, birinci parti oldum diye şişinmek yakışmazsa; diğerleri için de her seçimde biraz daha eriyen, bu seçimde de tarihe karışan küçük partilere bakıp, “ana muhalefet” oldum, üçüncü oldum, barajı aştım diye baba hindi gibi kabarmak yakışmaz…
Başları yerde, niçin başa güreştirilmediklerini düşünmeliler ve ders almalılar: Bu seçimde, iki muhalefet partisinin aldığı oy toplamı; içerdeki ve dışardaki dostları ile hep birlikte üzerine çullandıkları ve hezimete uğradığını söyledikleri partinin oyu etmiyor. Yıllardır milletin teveccühüne mazhar olamamanın mahcubiyetini olsun duymalılar.
3-Geçen hafta yazdığım gibi HDP bu sonuca, barajı aşması işlerine gelen dış ve iç çevrelerin hormonlu gayretleriyle derlenen emanet oylarla ve PKK´nın kendileri için savaştığını iddia ettiği halkı tehditle ulaştı. Demirtaş, “Bize emanet oylarla destek verenleri mahcup etmeyeceğiz” diyerek bunu ifade etti.
“Kandil”, sadece ülkedeki değil, bölgedeki Kürtler´in de tepesinde Demokles´in kılıcıdır. Millî iradeye hançer… Bu o kadar ayan ki, ayrıca delile bile ihtiyaç yok. Taşıma suyla değirmen ilânihaye dönmez; tehditlerle oy vermek mecburiyetinde bırakılan mazlumların ahı yerde kalmaz.
Ülkenin her yerinde var olan ve bunu her fırsatta övünerek söyleyen partinin ülkenin her yerindeki oy kaybında; ülkenin her yerindeki bu tehditleri önleyememesinin payı var. Artık bunu anlamalı…
HDP kazanmadı, kazançlı çıktı.
4-Aşağıdaki sözleri, tarihlerine bakarak birlikte okumak; seçim sonuçları zahir olur olmaz gelin olma heveslisi kız gibi hükümet kurmak için öne atılan CHP´yi yöneten zihniyeti; her türlü yorumdan daha etkili şekilde ortaya koyacaktır…
“Kılıçdaroğlu, ‘Benim düşündüğüm hedef, bu seçimlerde yüzde 35 çıtasını yakalamaktır. Yakalayamazsanız, yakalayamıyorsunuz, siyasette bedel ödemek var.” dedi. Bedel öderim diyor musunuz sorusunu Kılıçdaroğlu, ‘Niçin ödemeyelim?´ diye yanıtladı.” (internethaber.com; 27.03.2015)
“Genel seçimlerde yüzde 26 ve altında oy alması halinde istifa edeceğini açıklayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu…” (haberiyakala.com; 07.06.2015)
“7 Haziran seçimi için iddialı biçimde çıkıp ‘Yüzde 26′nın altında oy alırsam istifa edeceğim´ diyen, hedefini yüzde 35 olarak açıklayan ancak yüzde 25 oy alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, istifa etmeyeceğini açıklayıp…” (medyagundem.com; 0706.2015)
“Yüzde 25,17 oy alan CHP Lideri Kılıçdaroğlu´ndan seçim sonuçları için ilk açıklama… ‘Sonuçtan memnunum. İstifa edecek bir durum yok. İstifa etmeyeceğim´” (ensonhaber.com; 07.06.2015)
Millet, partileri karşısına dizdi. “Hiç birinizi mührümü tek başına verilecek değerde görmüyorum!” diye azarladı ve ekledi: “Size verdiğim oylara göre hükümeti kurun; anlaşamazsanız tekrar gelin” dedi.
Bu yazı toplam 705 defa okunmuştur