Dövizdeki aşırı yükselme çiftçilik yapanları derin derin düşündürüyor. Kimyevi gübre üretiminde ithalata bağımlıyız. Bu sahada kullanılan ilaçlarda çoğu dışarıdan geliyor.

Geçen yıl 60 – 65 TL civarında satılan 50. Kg.lık gübre çuvalı 120 – 130 TL civarında seyrediyor. 85 – 90 TL'ye satılan gübreye 170 lira fiyat biçiliyor. Bu fiyatları gören ziraatla uğraşan kesim gübre atmakta tereddüt ediyor. Büyük oranda gübre atmamak fikrinde birleşiyor. Bunun acısıysa gelecek sene verimin düşüşüne sebep olacak demektir.

Hükümet ve Tarım Bakanlığı hububat ekiminin başlayacağı şu günlerde acilen gübrede desteklemenin yükseltileceğini açıklamalı. Çiftçilikle uğraşan vatandaşımızı acı acı düşünmekten kurtarmalı. 

Tarım, tornacı gibi makineye koyduğun bir parça olmadıysa bir başkasını koyarsın istediğini birkaç saat tehirle elde edersin. Tarımda elde edeceğin bir ürün aylar ve hatta yıl alıyor. Geç alınan bir kararın verdiği zararı yıllarca telafi edemiyorsun. Bunun örneği günümüzde canlı şahidi hayvancılık. Yirmi yıl evveline kadar kendimize yeten hayvanlarımız yetmiyor et fiyatları 50 – 60 – 70 liraya kadar dayandı. Bunun sebebi 30-40-50 yıl evvel alınmaması gereken kararların alınması oldu.

Zaten tarımda genç nüfus kalmadı. Buradan hükümeti, Tarım Bakanlığını uyarıyorum; acilen tarım kesiminin dövizden uğradığı zararları telafisi için alınacak kararlar hemen açıklanmalı. Yine iktidar partisi Ak Parti’nin ilçe il teşkilatları tarım kesiminin isteklerini genel merkezlerine ve Tarım Bakanlığına aktarmalılar. İşi “Basra harap olduktan sonraya” bırakmamalılar.