TRAFİK YOĞUN BAKIMDA
Trafik sıkıntısının bugünkü halini yıllar evvel yazdık. Tedbir alınsın yoksa işin içinden çıkılmaz hale gelecek dedik. Sağır olan kulaklar duymadı. Gerekli önlemlerin alınmayışına bir de ilgililerin ilgisizliği eklenince haliyle kuralsızlık kural haline geldi.
Trafikle ilgili her yazımda, Emniyet Müdürü makamının camından baktığında sağ tarafındaki ufak meydanlıkta trafik ne zaman düzelirse Bilecik’in trafiği o zaman hallolmaya başlar derim. Maalesef o küçük meydanda her geçen gün trafik daha beter hale geldi. Burasının dahi trafiğini halledemeyen bir müdürlük ilin tamamının trafiğini nasıl halleder. Öncelikle emniyetin kendi arabaları o meydanda trafiğe uygun olmayan bir şekilde park ediyorlar. Düşünün trafiği sağlamakla görevli ekipler arabalarını, motosikletlerini her gün “park yapmak yasaktır” levhasının önüne vasıtalarını park ediyorlar, böyle bir kanunsuz davranış vatandaşa “sizlerde bizim gibi böyle kanunlara uymayın” demek istemiyorlar mı? Her Allah’ın günü devletin resmi kuruluş arabalarını, Ziraat Bankasının, yine bankalar durakları denen mahalde trafik kuralları ihlalleri yaptıkları aşikâr. Devlet kurumları bu ihlalleri yaparsa, vatandaşa kötü örnek olursa kimin halka söz söyleme hakkı olur.
Bir pazartesi günü, ilin pazarı en kalabalık olduğu saat 11.00, pazarın kızıştığı, trafiğin en yoğun olduğu saatler, tepebaşından itibaren heykel önüne kadar üç toptancı esnafa mal indiriyor. Bunun adına tedbirsizlik, işini umursamazlık, bunun adına vatandaşı enayi yerine koymak denir.
Gelelim Belediyeye, trafiğin içinden çıkılmaz hale gelmesinin baş sebebidir. Trafiğin rahat işlemesi için devletin yaptığı karayolunu, otopark haline getirdiniz. Oralardan kazandığınız, inşaatların ruhsatlarından otopark için aldığınız paraları dahi otopark yapmayarak şehri içinden çıkılmaz trafik sıkıntısına soktunuz. Orta refüjleri geniş tutarak, bazı yerlere verdiğiniz inşaat ruhsatlarıyla yolları daralttınız.
Ak Parti yetkililerine gelince yukarıda saydığım ve daha nice sıkıntıları yaşayan vatandaşın bir gün bunun hesabını partinize çıkartacağını ne zaman anlayacaksınız. Sorumsuz yetkililere sorumluluklarını ne zaman hatırlatacaksınız. Partiler halkın temsilcileridir. Halk şikâyetçi, sizler Bilecik’in trafik sıkıntısından habersiz misiniz?
Eğer ki; “Arabalar çoğaldı, daha da artıyor ne yapalım?”diyorsanız o zaman bağlı olduğunuz yetkililere söyleyin araba üreten fabrikaları kapatsınlar. Hani bir devrin Milli Eğitim Bakanı “Ah şu okullar olmasa maarifi ne güzel idare ederim”dediği gibi, bugün trafikte “ah şu arabalar olmasa trafiği ne güzel yönetirim” durumuna düştü. Trafik yoğun bakımdan çıkmalı, yola koy radarı kes cezayı trafik halloldu anlayışıda olmamalı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.