Her veçimi kazanarak çıkan Recep Tayyip Erdoğan, Erdoğan düşmanları tarafından seçimle devrilemeyeceği anlaşıldığından itibaren hazımsızlık hat safhaya ulaştı. Erdoğan’ı devirmek için her söz mübah, her yalan yerinde, söz ihanet gibi görünse de söylemekte mahzur yok görüşünde olanlar yine azdı.

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde Belediye Başkanlıklarını kazanan kimi yerlerdeki HDP’li başkanlar tespit edilen kanunsuz işleri sebebiyle görevlerinden alındılar. CHP’liler “... Mahkemeler tarafından suçlu ilan edilmedikçe HDP’lilerin görevden alınmaları demokrasiye aykırı...” dediler. Birçoğu mahkemeler tarafından mahkum edildiler. Görevden alınmasaydılar mahkeme bitinceye kadar ihanetlerine devam edeceklerdi. Zararı devlet, halk çekecekti. Mahkeme kararları açıklandı CHP’den ses seda kesildi.

HDP “Öze yönetim, özel kürdistan” der durur. NTV televizyonda Kılıçdaroğlu “... Kamu Yerel birimlerinin idari ve mali özerkliklerini sağlayacağız...” demişti.

Şimdi “ Merkezi hükümet, yerel hükümet” denilmeye başlandı. 81 vilayetimiz var, 81 tane de yerel hükümetimiz mi var? Bu söz bölücülük yapmaktan başka şey ifade etmez. Bu tip konuşanların yakasından savcılıklar tutup hesap sormalı. Sorulmazsa bir sonra daha ağır sözler duymaya başlarız.

Fox Tv’nin haber spikeri Portakal denen zat haberinde “Yerel hükümet” diyor, CHP’ye yakın Halk Tv’de aynı tabiri kullanıyor. Bütün partiler “Yerel hükümet” tabirini kullananı kınamalı.

Bu şekilde konuşmalara taviz vermek HDP’ye taviz vermektir. Salgın hastalıktan yararlanmak isteyenlere fırsat verilmemeli.