Evet dostlar bayram haftası olması sebebiyle geçen hafta köşe yazılarına ara verdik ama, gündem yoğun bundan sonra daha da yoğun olacağa benziyor. 

Malum önümüzde iki tane önemli seçim var, bunlardan birincisi Ak Parti ve ülke açısından çok önemli 2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi. Bu seçimin çok önemli olduğunu Sayın Cumhurbaşkanımız çok uzun yıllar önce anlamış olacak ki, hedef 2023 şeklinde bir slogan dahi oluşturdu.  Seçim yaklaştıkça da iktidarı indirmek için Cumhurbaşkanını tekrar seçtirmemek için siyaset mühendisleriyle birlikte iş tutan ve altılı masa etrafında buluşan muhalefet elinden geleni yapmaya çalışıyor. Son Amerikan başkanı Joe Biden, iktidarı devirmek için Türkiye’deki dostlarımızla elimizden geleni yapacağız açıklaması da zaten bu günlerde yaşananları anlatır gibi. 

Geçen yıl dövizin ani artışı, bu yıl gıda fiyatlarının yükselmesi, Rusya Ukrayna savaşı münasebetiyle petrol ve benzeri ürünlerinin bütün dünyada dolar bazlı en az 3-4 kat artması ve zaten pandemi sürecinde ülkelerin yeterince üretim yapamayışları, vatandaşa destek için bütçelerin yorulması vs. sebeplerde üzerine eklenince 2023 ve 2024 seçimleri gerçekten zor geçeceğe benziyor. Ama vatandaşta şu inanç bitmemiş görünüyor; Reis napar yapar seçimi alır.  Evet vatandaşın umudu her şeye rağmen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan. 2002’den sonra nasıl ki ülkeyi çağ atlayacak şekilde düzlüğe çıkardıysa, bu aşamadan sonra da ülkeyi yine düzlüğe çıkartacak Recep Tayyip Erdoğan’dır diye düşünüyor seçmen. Çünkü muhalefetteki hiçbir partiye ve hiçbir lidere ülke yönetimi için güvenmiyor vatandaş. Zaten onları bir araya getiren güçler olmasa ve ülkede dolar krizi, gıda krizi vb. krizler çıkartabilen yurtiçi ve yurtdışındaki dostları olmasa kendilerinin bir şey yapabilecek kabiliyetleri dahi yok. 

Sevgili dostlar; vatandaşın reise güveni tam, inşallah tekrar Cumhurbaşkanı seçilecek. Ama aynı seçmen aynı güveni milletvekilleri ve birçok belediye başkanları için duymuyor. Bunu nereden mi çıkartıyorum? İsteyen siyasi kimliği olmadan sokakları bir dolaşsın, ilçeleri ve köyleri bir dolaşsın. Yanlışı olmayan başkanların ve vekillerin üzerine alınmalarına gerek yok. Ama seçmen çok kırgın ve kızgın, bunu anlamanız lazım artık. Seçmen kırgın olduğunu 2019 yerel seçimlerinde belli etti. Benim önüme benim istemediğim adaylarla gelmeyin, gelirseniz bağımsız da olsa diğer adayı seçerim dedi. 2019 seçimlerinde seçmenin kırgın halini gördük ama aynı hatalarla seçmenin önüne gidilir ise bir sonraki seçimde seçmenin kızgın halini göreceğiz. Kızgın seçmenin sandığa gidince neler yapabileceğini tahmin edemezsiniz. Çünkü bu güne kadar reise oy veren seçmen mecburen diğer adaylara da oy veriyordu. Ama artık Reise oy ayrı diğer adaylara ayrı veriliyor. Yani demem o ki bugüne kadar reisin rüzgarını arkasına alıp gezenler, bugünden sonra kendi rüzgarına güvensin. Rüzgarı olmayan seçim meydanlarına çıkmasın. Kızgın bir seçmen sizi bekliyor.