“EY DOKTOR, SIRA SENDE!”
Bir zalim daha devrildi... Yarım asrı aşan Esat ve 61 yıllık Baas (tek parti) diktatörlüğü yıkıldı…
Devleti gasp etmişlerdi; ikbal için her zulmü hak gördüler. Kendilerine “zalimlere” elbet karşı çıkılacaktı. Kurdukları istihbarat çetesi ile (Muhaberat), insanlarını idam etti, hapislerde çürüttü, ülke dışına kaçmak mecburiyetinde bıraktı. Çıldıranlar, intihar edenler… Akıbet, fare gibi yurt dışına kaçmak... Sırtında say say bitmeyecek çalıntı dünyalıkla… Esat kelimesi; yücelik, yükseklik, ululuk demek…
Deniyor ki, “yarım asrı aşan diktatörlük 10 küsur günde sona erdi”. Hayır! İlk zulme karşı ilk karşı çıkışla başlayan direniş, birike birike bugünkü güce ulaştı. Çocuklar bile zulme isyan etti. 10 küsur yaşında bir öğrenci, okul duvarına “Ey doktor, sıra sende!” yazmıştı. İşkenceyle öldürüldü. Şehit!.. Her öldürdüğü erkek çocuk ile Firavun da saltanatını sağlama aldığını sanmıştı. Böyle böyle biriken mazlumların gözyaşları ve şehitlerin kanları kıyam etti ve yendi zalimi. Zira “mühlet” dolmuştu.
Hiçbir zalim, bana kötülüğümü anlayacak ve tövbe edecek zaman verilmedi, diyemez. Hiçbir kimse…
Zalime, –‘sen devlet adamı denmeye lâyık değilsin’ mânâsına– mesleği ile hitap edilmesi bir ikazdı… Nice ikazlardan biri… Kalbi, yaptığı kötülüklerle her an biraz daha kararan mı anlayacak? “Sıra sende” denince başta Firavun ve Nemrut, bütün zalimlerin yıkıldığını düşünüp ibret almalıydı. Kim bilir kaç defa suratına, “Cihadın en faziletlisi, zâlim sultana karşı hakkı ve adaleti söylemektir” (Hadis) tokadı şakladı… O kendince, zindanında, “ukalâya haddini bildirdi”
Ve “Mühlet” doldu ki, o güne kadar birbirleri ile çarpışan “muhalifler”, bir araya geldi, getirildi; onlar da, bunu hep ümit eden halkla bütünleşmeyi bildi. “Mühlet”in dolmasının rüzgârıyla Şam, mübarek Şam; çatışmasız teslim alındı. Ve bütün dünya, Âyet’in doğruluğuna şahit oldu:
“Eğer Allah, insanları zulümleri yüzünden hemen cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Fakat onları belirli bir süreye kadar erteler. Ecelleri geldiği zaman ise ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler.” (Nahl, 61)
Kanalımı takibe alır mısınız:
https://bit.ly/alierdal
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.