İLİMİZİN SORUNLARINA NE ZAMAN PATLAYACAKSINIZ?

Çarşamba günkü"Kimyaları Bozuldu" yazıma çok sayıda telefon ve mail aldım. Tebrik edenler çoğunlukta oldu, iki mail atan arkadaş da tepkili. Her ikisinide yayımladım.  Karşı görüş yazsalarda kibarca yazdıkları için teşekkür ediyorum.

Herkesin görüşüne yıkıcı, yakıcı olmadığı sürece terbiye içinde karşı görüşe de saygılı oldukça saygı duyuyorum. Bir de yanlış yapan tuttuğumuz tarafta olsa söyleyebilene daha da çok saygı duyuyorum.

AK Parti iktidarı döneminde uygulamalarıyla sayısız tenkit edici yazılarım oldu. Yıkıcı değil daha iyi olması anlayışından kaynaklandı. AK Parti iktidarını ve lideri Recep Tayyip Erdoğan'ı yenemeyeceğini görenler sokağı denemeye başladılar.

T.C. rumuzuyla mail atan arkadaşım kimyası bozulanın AK Parti iktidarının ve Recep Tayip Erdoğan olduğunu ileri sürerek"Kimyaları bozuldu" diye başlamışsınız yazınıza ...evet doğru söylüyorsunuz ancak bozulan AKP ve Tayyip Erdoğan "kimyası"...baksanıza birisi "üç beş çapulcu"derken diğeri "özür diliyor...bir diğeri "mesaj alınmıştır "diyor... direnişçilrse hep aynı yerde,aynı şeyi söylüyorlar...şimdi bu durumda kimin kimyası bozuk acaba..?Tarih bilmeyen yazınızı okuyunca neredeyse Türkiye yi AKP nin inşaa ettiğini zannedecek...Özal la satmaya başladığınız ve hala bitiremediğiniz.... savaş sonrası yokluk günlerinin kısıtlı imkanları ile yapılanlar "babanızın" şahsi serveti mi acaba.?hatırlatırım..."kimyası bozuk" birileride bir zamanlar "türbanı" bahane edip her cuma beyazıt a çıkıp "yıpratma taktikleri" uyguluyordu.. millete karşı" kin ve intikam alma yöntemi" uyguluyordu.... o günleri çabuk unuttunuz herhalde...bence sizde bir kimyanıza baktırsanız iyi olacak galiba... unutkanlık başlamışta...allahı"m diyor.

Beni tarih bilmemekle suçluyorsunuz. Tek parti İktidarlar'ı günlerini  okumaya davet ediyorum. Avrupa ülkelerine uçak satma aşamasına gelen uçak fabrikalarının nasıl kapatıldığını, emperyalist güçlerin " Siz sanayiyi ne yapacaksınız biz size veririz, tarım ülkesi olmaya devam edin" sözlerine kanıp ülkeyi toplu iğneyi ithal etmeye mecbur edenleri öğrenirsiniz.

Türban için hak arayanlar o günde, bu günde hala haklarına tam kavuşmuş değil. Üniversitelerde ikna odaları kuranlar, insanların hayat alanlarına müdahale etmiş olmuyorlar mı? Ecevit'in Başbakanlığı döneminde 15-16 yaşlarındaki kız çocukları verilen emirlerle 20-25 km.  polisler tarafından çeşitli yerlere götürülerek bırakılıyordu. Başörtüsü hakkını isteyenleri "yıpratma taktiği" diye düşünürseniz. Bende sizin için, sadece kendi istekleriniz olunca yerine getirilmesi hak, başkalarının isteklerine gelince kapalı oluyorsunuz diye düşünürüm.

Başbakan'ın eşiyle ilgili sataşmalara, aslı olmayan haberlere ne demeli. Hak arama derken her türlü hakaret serbest mi oluyor?

Yine misafir rumuzlu bir arkadaşım" Sayın Şadi Bey siz hala olayın vehametini anlayamamışsınız, hala AK Parti sempatizanlığı yapıyorsunuz, siyasi düşünceniz bu yönde olabilir buna saygı duyarım, ama sizde toplumun demokratik hakları için verdiği mücadeleye saygı duyun, bu iş bir birikimin patlaması olduğunu, Cumhuriyete, Atatürk e yapılan çirkin saldırıların karşılığı olduğunu unutmayın" demiş.

Ben olayın vahametini geçmişi bildiğim için anladım.

Ben toplumun demokratik haklarını kanunlar çerçevesinde kullanmasından yanayım. Bu görüşümün doğru olduğunu ve inanılması için örnek olarak, gazetemde bütün partilerin görüşlerini tam olarak vererek ispatladım. Ne yazık ki benim bu demokratik duruşumu karşı fikirde olanlarda göremiyorum.

Ben Taksimdeki düzenlemelere karşı çıkanların protestolarına karşı çıkmıyorum. Konuşsunlar yakıp  yıkmadıkça poliste müdahalede bulunmasın. Yak, yık, çevredeki esnafı rahatsız et 10 gündür de aynı davranışları devam ettir. 

Ayrıca, Koç Üniversitesi kuruldu onlarca ağrç kesildi, Yeditepe Üniversitesi Kuruldu yine aynı katliam yapıldı. Beykoz Konakları, Acarkent siteleri için tahrip edilen Ormanlar bizim değil miydi? Taksim Parkına karışmayı kendilerine hak görenler nerelerdeydi. Aynı  tepkiyi versinler samimi olduklarını görelim.

Taksim olaylarını destekleyen Milliyet Gazetesi Yöneticisi Derya Sazak, CHP Genel Başkan yardımcısı Erdoğan Toprak Ormanlar katledilerek yapılan milyon dolarlık sitelerde oturuyor, samimiyet bunun neresinde. Daha bunlara bir çok gösteri içinde yer alanları ekleyebiliriz.

İlimizde de destek yürüyüşleri yapıldı. Gece 23: 00'da yapılan destek toplantısına CHP İl Başkanı da katıldı. Bugüne kadar Bilecik Orman teşkilatında yaşananlarla ilgili  bu İl Başkanının bir açıklamasını duydunuz mu? Yaz sıcağında ormanlar yanmıyor, yanlış müfettiş raporlarıyla az sayıda kalan köylüler yanıyor. Taksim Gezi Parkı'nda hükümeti devirmeye çalışanların yanında olanlar, Bilecik'teki Orman Köylerinin şikayetlerine eğilsinler. Bu iş birikimin patlamasıymış, İlimizn sorunlarına ne zaman patlayacaksınız?