Ak Parti’de il kongrelerinin hemen ardından milletvekili seçimleri için aday belirleme sürecinin başlayacak olması, üç dönem kuralıyla birlikte aralarında Bilecik’in de bulunduğu özellikle az kontenjanlı illerde vekillerinin değişeceği ve genel seçimlerde en azından Anayasa değişikliğini referanduma götürecek 330 sandalyenin hedeflendiğini dikkate alan Genel Merkez parti içi ayrışmaları ve bundan kaynaklı zaafları engellemek amacıyla yeni kararlar aldı... Buna göre 2015 seçimlerinde milletvekilliği aday adaylığına müracaat edecek mevcut başkan ve yöneticilere kongrelerde aday olmaması genel merkezce bildirildi. Kongrelerde tek liste ile seçime girme talimatından sonra verilen bu ikinci talimat da, genel seçimler öncesi küskünlüklerin ve parti teşkilatlarında ayrışmaların olmaması amacına hizmet ediyor. En azından Genel Merkez olayı böyle görüyor.

Bilecik’te yapılan son Akparti İl Danışma Toplantısında söz alan Başkan Ramazan Kurtulmuş ve Milletvekili Fahrettin Poyraz da genel merkezin bu talimatını üyelere hatırlattılar.

Uzun süredir gönlünde belediye başkanlığının yattığı bilinen, bunun için, bu yaşında üniversite okumayı bile göze alan Kurtulmuş’u, son yerel seçimlerde parti içerisinden destekleyenlerin de bulunduğu ve Belediye Başkanlığı için aday adayı olması yönünde cesaretlendirdikleri biliniyordu. Bilecik’te yapılan teamül yoklamasındaki garip sonuçların altında da bu durumun olduğu o dönem fısıltı gazetesince yayılmıştı. Ancak ne olduysa oldu ve genel merkezce aday olarak Selim Yağcı’nın ismi belirlendi.

Akparti’nin kurulduğu günlerden bu yana Bilecik’te partinin iki ayrı güç merkezinin bulunduğu ve gerek seçimler, gerekse parti kongrelerinde bu iki güç merkezinin birbirine üstünlük kurma ve tasfiye etme maksatlı bir takım hamleler yaptığı o günlerin medyasında da yer bulmuştu... “Teşkilata rağmen seçimi kazandım” veya “Seçim progpagandasına bizi dahil etmiyor, tek başına çalışıyor” türünden dost sohbetlerinde yapılan karşılıklı sitemlerde de bu çekişmenin ipuçları görülüyordu.

Yerel seçimlerde tarafların birbirini sınadığı ve sahip oldukları koltuklara razı oldukları bu iki grup arasındaki çekişme, acaba kongre ve milletvekilliği adayının tespit edileceği süreçte yeniden alevlencek mi?

Eğer alevlenecekse, bunun ilk kıvılcımlarını il kongresinde göreceğiz...

Partide yeni seçilen belediye başkanlarının milletvekili adayı yapılması düşük bir ihtimal olarak görülse de, şimdiye kadar yaptığı projeler, kazandığı seçimler ve kurduğu bağlantılar ile bu şekilde genel merkezin teveccühünü kazanan belediye başkanlarının çıkma ihtimali var. Gönlünden epeydir milletvekilliği geçtiği bilinen, hatta bu sebeple son bir yıldır teşkilatla hiç olmadığı kadar yakınlaşan başkan Yağcı’nın da bir şansının olabileceği ve bu yönde teşkilatın nabzını tuttuğu biliniyor... Poyraz’ın üç dönem kuralına takılıyor olması da Yağcı’nın şansını arttıran başka bir faktör olarak görülüyor.

Peki aday tespiti sürecinde genel merkezce muhakkak fikri alınacak ve görüşü sorulacak olan Poyraz, Yağcı’nın adaylığına nasıl bakacak?

Eğer Yağcı aday olacaksa bu konuda önce genel merkezle görüşmesi ve adaylık garantisini almadan bu işe kalkışmaması akla yatan formül... Zira 2019 için bir hakkı daha bulunan Yağcı’nın aday adayı olduktan sonra genel merkezce değerlendirilmemesi veya ilk sıra için düşünülmemesi uzun uğraşlar sonucu oluşturduğu karizmasını da çizebilir...

Parti içerisindeki çekişmenin Poyraz’la Yağcı arasında olduğu artık herkesin bildiği bir “sır”...

Her seçim dönemindeki kadrolu aday adaylarını saymazsak, Yağcı’nın karşısına kimin çıkacağı ve günün sonunda Poyraz’ın yüzünün kime döneceği milletvekili adayının tespitinde anahtar olacak...

Bununla birlikte Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Akparti’nin aldığı oy; milletvekili seçimlerinde CHP ve MHP ile Akparti’nin ikinci sırasındaki adayın Bilecik’in ikinci milletvekili olmak için kıyasıya yarışacaklarını gösteriyor. Ayrı bir yazının konusu olan bu hususa şimdilik hiç girmeden, sadece Akparti yönünden ikinci sıra adayının tespitinin de ne kadar önemli olduğunu söylemekle yetinelim...

2011 seçimlerinde olağanüstü bir performans gösteren ve Bahattin Şeker’e rağmen Akparti’nin seçim zaferinde en büyük katkılardan birini yapan Halil Eldemir’in kararı da milletvekili adaylarının tespitinde önemli bir faktör olacak. Yağcı’nın; Bilecik teşkilatı tarafından çok sevilen ve adeta geleceğin milletvekili gözüyle bakılan Eldemir’in de aday olması halinde, ilk sıra için Eldemir’le yarışacağı muhakkak. Ancak bu ikisinden kaybedenin ikinci sıraya konulması her ikisine de haksızlık olur...

O halde iki numara kim olacak?..

Birlikte çalıştıkları süre boyunca Poyraz’la uyum içinde çalışan ve her talimatını eksiksiz yerine getiren Ramazan Kurtulmuş’a, çok istekli olmasına rağmen bir türlü gerçekleşmeyen Belediye Başkanlığı yerine, amortiden milletvekilliği adaylığı çıkar mı dersiniz?...

Kulislerde pek çok ismin dolaştığı ancak henüz kimsenin kendini belli etmediği bu süreçte eğer Yağcı ve Eldemir’in ikisinin birden aday adayı olduğu bir yarışa girilirse, Yağcı’nın bir adım önde olduğu meydanda... İkinci sıranın Kurtulmuş’a verilmesi şartıyla (konjonktür) gereği bu duruma Poyraz itiraz eder mi?..

Halen Bursa’da yaşayan ve burada da aktif olarak çalışan ve Akparti’ye katkıda bulunan Eldemir’in Bursa’dan da seçime girmesi de başka bir alternatif...

Ramazan Kurtulmuş’un kongrede il başkanlığına yeniden aday olup olmayacağını açıklaması ile birlikte tüm bu soruların cevabına bir adım daha yaklaşmış olacağız...