Yeniçerinin Asi Kabakçı Mustafa, Patrona Halil Tiplemeleri Hortladı, İstemezükçüler meydanlarda.

Taksim Gezi Parkı eylemcilerinin perde arkası görülmeye başladı. İngiliz, Alman, Fransız ve Yunan gizli ajanlar yakalandı.

Taksim Platformu üyeleri Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile görüştüler, isteklerini sıraladılar. Adamları sanki Osmanlı Devleti'nin karşısında " Sevr Antlaşması" için yer almış devlet temsilcileri sanırsınız.

Yeniçeriler işlerine gelmedi mi? Elebaşlarıyla isyana başlarlar. "Falanca veziri istemezük, sadırazamı istemezük kellelerini isteriz." Alamadıkları zaman olduğu gibi bir çok defa aldılar. Padişah Genç Osman'ı bile Yedikule Zindanlarında boğdular. Her isyanın sonunda Devlet-i Ali Osman'ın muhteşem duruşundan bir parça götürdüler ve sonunda " hasta adam" durumuna düşürdüler.

Taksim Gezi Parkı Platformu üyeleri de kelle istemeye soyundular. İstanbul, Ankara, Hatay Valilerini görevden alın emrini veriyorlar. Hani idare sisteminiz Yasama, Yürütme, Yargı üzerine kurulmuştu.

Bununla kalsa yine iyi.

1- 3. Köprü ihalesi iptal edilsin.

2-Havalimanı ihalesi iptal edilsin.

3-Kanal İstanbul projesinden vazgeçilsin.

4-Enerji santrallerinin yapımı durdurulsun.

Ben boşuna mı istemezükçüler meydanlarda diyorum. Dünün "Bu kadar geniş yolları hava meydanı mı yapacaksınız? Boğaza köprü istemiyoruz" diyenlerle bugün neleri istemediklerini söyleyenler aynı insanlar.

Hani siz ağaç katliamına karşıydınız. Dün, "Bu memlekete ağır sanayi mi olur. Organize Sanayi Bölgeleri de ne oluyormuş."sözleri sanayiye karşı çıkanların çocukları, torunları bugün Türkiye'ye dev yatırımları çok görüyorlar.

Hani siz ilericiydiniz, Türkiye'ye istemediğiniz yatırımlar yapılırsa geriye mi gideriz. Yollar , köprüler yapıldı geriye mi gittik?

Köprü, Kanal İstanbul, Hava limanı, Enerji Santrali istemiyorsunuz,  bu hizmetler yapılmazsa kimler kazanır. Yakalanan ajanlar bu hizmetlerin gelmemesi için insanları provake ediyorsa o ülkeler kazandığında biz kaybetmiş olmaz mıyız? Biz kaybettiğimizde ülkeye ne kadar zarar verdiğinizi farketseniz.

Taksim Gezi Parkı olaylarında 70 milyonu aştığı söylenen zararlara sebep olanlar hakkında tahkikat, soruşturma yapılmaması da  istekler arasında.

Söylenmeyen, istenmeyenbir tek bırakın Hükümeti, Devleti yok sayın demedikleri kalmış.

Demokrasi, daha fazla demokrasi diyorsunuz. Şu isteklerinizi bağıra çağıra söylüyorsunuzbundan ala demokrasi olur mu? Menderes'in yakasına yapıştılar"Hürriyet istiyoruz"diye dedeleriniz bağırdı. Rahmetli" Oğlum ülkenin Başbakan'ının yakasına yapışıyorsun halahürriyet istiyorsunuz"der

Bunlar demokrasi ve hürriyeti kendileri için istiyorlar. Kendisi gibi düşünmeyenlerin yaşamaya bile hakkı yok.

Bir zamanların Ankara Valisi Nevzat Tandoğan, Rahmetli Osman Yüksel Serdengeçti'ye "Ulan öküzAnadolulu;sizin milliyetçilikle, komünizm ile ne işiniz var? Milliyetçilik lazımsa bunu biz yaparız.  Komünizm gerekirse biz getiririz Sizin iki vazifeniz var birincisi; çiftçilik yapıpmahsul yetiştirmek, ikincisi; askere çağırdığımızda askere gelmek."

Emperyalist güçlere hizmet edenler Anadolu insanına hala bu gözle bakıyorlar. İktidarları sandığın değiştirdiğini hazmedemiyorlar. Onlar için çobanla onların oyu bir mi?